HOLLYWOOD
Los Angeles County'nin en turistik sehridir. Özellikle Hollywood bulvarındaki "Walk of Fame" diye bilinen kaldırımlarındaki yıldızlarla , Oscar ödüllerinin verildiği Dolby Tiyatrosuyla (Eski  adı Kodak Tiyatrosudur) ve Film galalarının yapıldığı Çin Tiyatrosuyla Los Angeles'a gelen tüm turistleri kendine çeker. Burada Dünyanın dört bir yanından ünlülere rastlamak mümkündür.  Hatta bir gün Hollywood bulvarında Çin tiyatrosunun önünde Tiyatro hakkında bilgi veriyordum. Yüzüm Çin tiyatrosuna , arkam caddeye dönüktü. Misafirler birden bana doğru yürümeye başladı  ve beni geçip arkamda toplandılar. Ne oldugunu anlamaya çalışırken aralarından Kenan Dogulu çıktı. Meğer Kenan Bey'i görüp direk ona yönelmişler. Kenan Bey'in boyu kısa oldugundan misafirlerimden dolayı görememişim. Kendisi aralarından ayrılırken fark ettim. Cin Tiyatrosu Sid Grauman adında eski bir aktör tarafından yaptırılmış. O günden beri iyi filmlerin cogunun galaları hala burada yapılır. Dilerseniz içerde yapılan turlara da katılabilirsiniz. Oscar törenleri ilk defa 1929 Yılında Cin tiyatrosunun hemen karşı çaprazındaki Rosevelt Otelinde yapılmış, tabii o zamanlar canlı olarak yapılmıyormuş. daha sonra;

1929: Hollywood Roosevelt Hotel

1930–1943 Ambassador Hotel ve Biltmore Hotel

1944–1946: Grauman's Chinese Theatre

1947–1948: Shrine Auditorium

1949: Academy Award Theater

1950–1960: Pantages Theatre

1961–1968: Santa Monica Civic Auditorium

1969–1987: Dorothy Chandler Pavilion

1988–2001:Dorothy Chandler Pavilion ve  Shrine Auditorium

2002 den beri de eski Kodak Tiyatrosu bugünkü adıyla Dolby Tiyatrosunda gerçekleşmektedir.

1930 da Radyodan canlı yayın başlamış ve 1953 ten beri Televizyondan izleniyor.
Hollywood bulvarındaki tum yıldızların seremonisi Cin tiyatrosu önünde yapılır. Ben Mickey Rourke ve Jeniffer Aniston’un seremonisine şahit olmuştum. Geldiginizde göreceksiniz ki yerdeki isimlerin cogunu tanımıyorsunuz.(Buna ben de dahilim). Ama Cin tiyatrosu önündeki el ve ayak izlerinin sahiplerini tanıyacaksınız. En ünlülerin el ve ayak izleri var ve altında tarihleri yazılır. Hollywood en ünlü yeri tabii ki Universal stüdyolarıdır. Sakın oraya uğramamak gibi bir hataya düşmeyin. Los Angeles’i Amerika’nin 2. Buyuk sehri yapan ve Beverly Hills’i pahalı ve zengin bir yer haline getiren yer orasıdır. New York’ta olan Film endüstrisi, iklimin güzel olması ve toprağın ucuz olması nedeniyle buraya taşınmış ve Universal Film Stüdyoları 1912 yilinde acilmiştir. Bir film prodüktörü Carl Laemmle, şirketi oluşturmuş ve stüdyoları faliyete geçirmiştir. 1915 yılında ise herkesi davet etmiş “Gelin bakin biz nasıl film yapıyoruz gorun” Demis. O zamandan beri Universal Stüdyoları ziyarete acıktır. Tabi zaman eğlence parki yokmuş, tek atraksiyon ise bugünkü yapılan “Studyo Turu”dur.  O zaman ki fiyatı 25 cent imiş. Fiyata da kucuk bir Ogle yemeği paketi dahilmiş. Bu gnu fiyatı ise 149 dolar. Eglence parki Roller Coaster’lar, Simülatörler ve showlardan oluşuyor. Teknolojinin son orneklerini göreceğiniz 3 boyutlu simülatörler sizleri şaşırtacaktır. Kevin Costner’in oynadığı Water world filminin başka aktörlerle yapılan canlı aksiyon showunu sakin kaçırmayın. Universal Studyoları Hollywood sehrinin kuzey batısında bulunan Studio City’dedir.
Hollywood’a en çok  göçmen olarak gelenler Ruslar ve Eski Sovyetler Birliği Ülkeleri dediğimiz Ukrayna, Belarus vs gibi ülkelerden gelenlerdir. Su andaki nüfusları Los Angeles’te 600 bin civarıdır.
Hollywood’un batısında West Hollywood sehri vardır. Burası Beverly Hills kadar olmasa da yinede kalbur ustu bir sehirdir. Café ve restaurantlarında ünlülere rastlamak mümkündür. Biz Amerika turlarımızda ,Hollywood Bulvarını gezdikten sonra Beverly Hills’e giderken buradan geçeriz. West Hollywood’un en Turistik yeri ise “Farmers Market” ve “The Grove” dur. Farmers Market, dünyanın birçok lezzetinin tadılabileceği mini restaurantların, meyve stantlarının, pastahanelerini bulunduğu bir pazar yerini andırır. Orada yemek isterseniz tavsiyem “Pampas Gril” adındaki Brezilya et Lokantasıdır. Buyuk sislerdeki etler devamla pişmektedir. Tabağınıza oradaki açık salata büfesinden salatanızı aldıktan sonra gorevlilere istediğiniz etlerden tabağınıza koyduruyorsunuz ve onlar tartıya koyuyor ve fiyatlıyor. Hem uygun fiyatlı, hem de lezzetli et yeme sansini yakalıyorsunuz.
Farmer”s Market’in bitişiğindeki The Grove ise kaliteli mağazalar, restaurantlar ve pastahaneden  oluşuyor. La Piazza tavsiyemdir. Hem güzel bir İtalyan yemeği hem de güzel bir biftek yiyebilirsiniz.  Eğer Sushi canınız çekiyorsa Blue Ribbon Sushi.  Yada yemek yemek istemiyorsanız Fountain Barda Havuz basında içkilerinizi yudumlayabilirsiniz. Biz Tourtoamerica'nın turlarında Los Angeles Sehir turunu burada bitiriyoruz.